Sanayi sektörü, küresel CO2 emisyonlarının neredeyse üçte birinden sorumlu olup, bunun ana nedeni enerji tüketimidir. Economist Impact'in yakın tarihli bir raporuna göre, geçmişte enerji verimliliğine yönelik girişimlere rağmen, günümüzdeki enerji krizi ve iklim acil durumu, endüstri liderlerini sürdürülebilir üretim uygulamalarına daha fazla odaklanmaya itmiştir. Küresel enerji sektörü için politika önerileri ve analizler sunan bir kuruluş olan Uluslararası Enerji Ajansı'na (IEA) göre, sürekli enerji verimliliği programları, sanayi kaynaklı karbon emisyonlarını %70 oranında azaltabilir. Üreticiler için çevresel etkileri sınırlayan ve kaynak kullanımını azaltan sürdürülebilir uygulamaları benimsemek hayati öneme sahiptir. Enerji tüketimini azaltırken esneklik ve üretim kapasitesinden ödün vermeyen yenilikçi makineler sunarak, orijinal ekipman üreticileri (OEM'ler) rekabet avantajı elde edebilir. Robotik, makine görüsü ve yapay zeka gibi otomasyon teknolojileri, bu hedeflere ulaşmada kritik bir rol oynamaktadır.

Otomasyon, çevresel etkileri azaltan üretim süreçlerini mümkün kılarak doğal olarak sürdürülebilir bir yapıya sahiptir. Enerji verimliliğini artırarak ve çeşitli sektörlerde sürdürülebilir uygulamaları teşvik ederek, otomasyon üretimi dönüştürmektedir. İşte bu teknolojilerin enerji verimliliği ve sürdürülebilirliği geliştirdiği beş temel yol:

Endüstriyel robotlar, farklı sektörlerde verimlilik, hız ve hassasiyet sağlar. Bu teknolojiler, çevrim sürelerini en aza indirerek enerji tüketimini azaltır. Ayrıca, makine görüsü sistemleri kalite kontrolünü geliştirir ve enerji yoğun yeniden işleme ve israfı önler. Örneğin, kameralar, sensörler ve yazılımlar, üretim sırasında ürünleri denetleyebilir ve hataları gerçek zamanlı olarak tespit edebilir. Kusurlar tespit edildiğinde, otomatik ayarlamalar yapılır ve yalnızca yüksek kaliteli ürünlerin üretim hattında devam etmesi sağlanır. Bu yaklaşım, israfı azaltmanın yanı sıra ürün kalitesini de artırır. İngiliz tasarım ve üretim şirketi Elliptical Design, otomasyonun gücünü ortaya koyan bir vaka çalışmasıdır. Şirket, TM Robotics ile iş birliği yaparak, geleneksel olarak verimsiz olan peynir kesme sürecini otomatikleştirmiştir. Mikroskobik bıçak titreşimleri kullanan ultrasonik bir kesim sistemi geliştiren firma, bu sistemi robotik taşıma ve görsel izleme teknolojileriyle entegre etmiştir. Sonuç olarak, üretim süresi 4-5 günden 2 güne düşmüş ve atık %83 oranında azalmıştır. Bu durum, otomasyonun süreçleri nasıl düzenleyebileceğini, atıkları nasıl azaltabileceğini ve genel verimliliği nasıl artırabileceğini göstermektedir.

Geri kazanımlı frenleme ve düşük güç modları gibi özelliklere sahip modern robotik sistemler, örneğin otonom mobil robotlar (AMR'ler), enerji verimliliği sağlar. Makine görüsü teknolojileri de minimum enerji tüketirken üretim süreçlerine hassas bilgiler sağlayarak enerji kullanımını azaltır ve kaliteyi artırır.

Otomasyon sistemleri, sorunları arızaya neden olmadan önce tespit edebilen öngörücü bakım yetkinlikleriyle donatılabilir. Bu durum, plansız kesintileri en aza indirir ve makinelerin en yüksek verimlilikte çalışmasını sağlar. Öngörücü bakım, ekipmanın performansını optimize ederek enerji yoğun arızaların önüne geçer ve kesintisiz operasyon sağlar.

Gelişmiş robotlar, enerji tüketimini izlemek ve analiz etmek için akıllı sensörler ve enerji izleme sistemleriyle birlikte çalışabilir. Veri analitiği araçları, enerji kullanımındaki eğilimleri ve iyileştirme fırsatlarını belirleyerek üreticilerin süreçlerini stratejik olarak optimize etmelerini sağlar.

Robotların hassas hareketleri, atıkları en aza indirir, enerji verimli bileşenler kullanır, üretim taleplerine uyum sağlar ve öngörücü bakım uygulamalarını destekler. Özellikle iş birliğine dayalı robotlar, enerji verimli ve sürdürülebilir iş ortamlarının oluşturulmasını destekler. Bu teknolojileri uygulayan şirketlerden biri Schneider Electric'tir. Şirket, 2017 yılında fabrikalarının tam dijital dönüşümünü gerçekleştirmiş ve otomasyon ile endüstriyel yazılımları entegre etmiştir. Bu dönüşüm, ilk yıl içinde operasyonel verimliliği %12 oranında artırmıştır.

Otomasyon, üreticilerin sürdürülebilirlik ve düzenleyici uyumlulukla ilgili temel performans göstergelerini (KPI) karşılamalarına yardımcı olan bir araçtan daha fazlasıdır. Aynı zamanda sanayi sektörünün genel karbon ayak izini azaltmanın sosyal olarak sorumlu bir yoludur. Çevresel faydalarının ötesinde, enerji verimliliğine yönelik uygulamaları benimsemek önemli mali tasarruflar sağlayabilir. ABD Enerji Bakanlığı’na göre, enerji giderleri, bir üretim şirketinin işletme maliyetlerinin %10’undan fazlasını oluşturabilir. Enerji tüketimlerini azaltarak, üreticiler hem çevresel etkilerini hafifletebilir hem de kârlılıklarını artırabilir. Düzenlemelere uyarak ve iç sürdürülebilirlik girişimlerini uygulayarak, otomasyondan yararlanan üreticiler hem maliyet tasarrufu sağlamakta hem de operasyonel verimliliklerini artırarak daha yeşil bir geleceğe katkıda bulunmaktadır.